-
Muharrem Mermutlu
Tarih: 07-02-2024 00:01:00
Güncelleme: 07-02-2024 00:01:00
Siyaset kurumu halka hizmeti esas alan daha yaşanılır bir dünya tasavvurunu hedefler.
Bunun için farklı yöntem ve siyasi anlayışlar hizmetlerini halka tanımlayarak iktidar olmayı hedefler ve seçmenden bu hizmetleri için oy isterler. Normali bu olması gereken siyasetteki şu anki pratik bunun dışında seyretmektedir.
Bugün siyaset bir rant kapısı olarak görülmekte ve bunun yarışı yaşanmaktadır. Ülkede yüzlerce parti var ve iktidar olma hedefi bu anlayışa evrilerek elde edilmektedir.
Önümüzde yerel seçimler var ve şuan aday belirleme arafesindeyiz. Bu süreci izlediğimiz kadar adayların hizmetten ziyade yerel iktidardan nasıl rant devşiririz hesapları ağır basmaktadır.
Yıllardır bu halkı daha yaşanır bir yerleşim alanları oluşturup halkın rahat yaşamasını hedeflemekten ziyade halkın paralarını suistimal eden kişisel rantı öne çıkaran ve doymayan başkanlar halkın önüne çıkmaktadır. Daha ilginci yönetim mekanizmasının buna ses çıkarmadan bu rant kavgasını seyretmesidir.
Yerel yönetimlerin temel gayesi halka hizmet üretmektir. Halkımız daha iyi yaşamayı hak etmektedir. Bu hizmetlerin üretilmesi için genel bütçeden ayrılan payın suistimal edilmesi belediyelerin gelirlerinin suistimal edilmesi ahlaki değildir. Bunun ismi halkın paralarının çalınması avami deyişle hırsızlıktır.
Üzücü olan ise bu hırsız taifesinin toplumun bir çok kesiminde itibar görmesidir. Hırsızın yaptığının yanına kar kalması ve itibar görmesi hırsızlıktan daha üzücü bir olay.
Başkanlık yöneticilik sorumluluk gerektiren bir durumdur. Bu sorumluluk hizmetin halk için yapılmasının temel öğretisidir.
Başta iktidar olmak üzere muhalefet anlayışı ve diğer seçimlere katılan partilerin bu hassasiyet sorumluluğu ile halka hizmeti esas alan başkan adaylarını seçmen le buluşturma sorumluluğu ile hareket etmesi beklenmekte iken kamuoyuna yansıyan millet vekillerinin yönetim ve teşkilatların yada parasını bastırarak yapılan aday belirleme yöntemleri liyakatten ve beklenen anlayıştan uzak olduğu gözlenmektedir.
Bu siyasi tablo seçmen de siyasetten uzaklaşma duygusu oluşturmaktadır. Siyaset bu şekliyle yapıldığında toplumun siyasetçiye ve yönetim kadrosuna güveni sarsılmaktadır.
Ülke gelirleri halka hizmete harcanması gerekirken hemen hemen tüm sektörlerde suistimalerin alenileşmesi ve bunların bir itibar haline dönüşmesi toplumsal çürümenin adı olmuştur.
Hülasa yok birbirimizden farkımız ama biz şu partiyiz söylemi ile rant hırsızlık adam kayırma sistemi aynı sazın tellerinden çıkmış ses gibi geliyor kulaklara.
Birisi biraz daha fazla diğeri az hizmet ile rant kapısını açık tutmaktadırlar. Bu mevcut yasalar ile bu durum önlenemiyorsa her yapılan hırsızlık hak yeme kişinin yanında kar kalıyorsa yada terfi ediliyorsa anayasanın meşruluğunu konuşmak gerekmektedir.